Türkisch - Englisch
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch Sätze
Synonyme
Sätze
Werkzeuge
Quellen
Über uns
Kontakt
Einloggen / Registrieren
Licht Ausschalten
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyme
Werkzeuge
Quellen
Über uns
Kontakt
Einloggen / Registrieren
EN-TR
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Spanisch - Englisch
Französisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch Sätze
Türkisch - Englisch
Verlauf
birine/bir şeye yaklaşmak
Bedeutungen von dem Begriff
"birine/bir şeye yaklaşmak"
im Englisch Türkisch Wörterbuch : 2 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
Phrasals
1
Phrasals
birine/bir şeye yaklaşmak
go near (to) someone or something
v.
2
Phrasals
birine/bir şeye yaklaşmak
go up to someone or something
v.
Bedeutungen, die der Begriff
"birine/bir şeye yaklaşmak"
mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 57 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
Phrasals
1
Phrasals
(birine/bir şeye, başka biri/bir şey) gibi yaklaşmak
treat (someone or something) as (someone or something else)
v.
2
Phrasals
birine/bir şeye, başka bir şey gibi yaklaşmak
treat someone or something as something
v.
3
Phrasals
(birine/bir şeye) yaklaşmak
bear down on (someone or something)
v.
4
Phrasals
(birine/bir şeye) sessizce yaklaşmak
creep up on (someone or something)
v.
5
Phrasals
(birine/bir şeye) sinsice yaklaşmak
creep up on (someone or something)
v.
6
Phrasals
(birine/bir şeye) yaklaşmak
draw upon (someone or something)
v.
7
Phrasals
(birine/bir şeye) doğru yaklaşmak
drift toward (someone or something)
v.
8
Phrasals
birine/bir şeye doğru gitmek/yaklaşmak
go up to someone or something
v.
9
Phrasals
(birine/bir şeye) doğru yaklaşmak
move in on (someone or something)
v.
10
Phrasals
(birine/bir şeye) sinsice yaklaşmak
roll up on (someone or something)
v.
11
Phrasals
(birine/bir şeye) doğru hızla yaklaşmak
run up on (someone or something)
v.
12
Phrasals
(birine/bir şeye) doğru kaçınılmaz bir şekilde yaklaşmak
run up on (someone or something)
v.
13
Phrasals
dikkat çekmeden (birine/bir şeye doğru) ilerlemek/yaklaşmak
sidle up (from someone or something)
v.
14
Phrasals
sinsi sinsi (birine/bir şeye doğru) ilerlemek/yaklaşmak
sidle up (from someone or something)
v.
15
Phrasals
(birine/bir şeye doğru) çaktırmadan ilerlemek/yaklaşmak
sidle up (from someone or something)
v.
16
Phrasals
(birine/bir şeye) sinsice yaklaşmak
slip up on (someone or something)
v.
17
Phrasals
(birine/bir şeye) çaktırmadan/fark ettirmeden yaklaşmak
slip up on (someone or something)
v.
18
Phrasals
(birine/bir şeye) gizlice yaklaşmak
slip up on (someone or something)
v.
19
Phrasals
(birine/bir şeye) gizlice/sinsice yaklaşmak
sneak up (on someone or something)
v.
20
Phrasals
(birine/bir şeye) fark ettirmeden/çaktırmadan yaklaşmak
sneak up (on someone or something)
v.
21
Phrasals
(birine/bir şeye) doğru sinsi sinsi yaklaşmak
sneak up (on someone or something)
v.
22
Phrasals
(birine/bir şeye) gizlice/sinsice yaklaşmak
sneak up to (someone or something)
v.
23
Phrasals
(birine/bir şeye) sinsice yaklaşmak
steal up on (someone or something)
v.
24
Phrasals
(birine/bir şeye) sessizce yaklaşmak
steal up on (someone or something)
v.
25
Phrasals
(birine/bir şeye) yaklaşmak
step up to (someone or something)
v.
26
Phrasals
(birine/bir şeye) bir tavırla yaklaşmak
treat with (someone or something)
v.
27
Phrasals
kendinden emin bir şekilde (birine/bir şeye) yaklaşmak/yürümek/gelmek/gitmek
waltz up (to someone or something)
v.
Colloquial
28
Colloquial
(birine/bir şeye) eleştirel yaklaşmak
be down on (someone or something)
v.
29
Colloquial
(birine/bir şeye) yaklaşmak
go near (someone or something)
v.
Idioms
30
Idioms
(birine/bir şeye) anlayışlı yaklaşmak/bakmak
look kindly upon (someone or something)
v.
31
Idioms
(birine/bir şeye) onaylayıcı bir tavırla yaklaşmak/bakmak
look kindly upon (someone or something)
v.
32
Idioms
(birine/bir şeye) memnuniyetle bakmak/yaklaşmak
look kindly upon (someone or something)
v.
33
Idioms
(birine/bir şeye) hoşgörülü bakmak/yaklaşmak
look kindly upon (someone or something)
v.
34
Idioms
(birine/bir şeye) hoşnut olarak yaklaşmak
look kindly upon (someone or something)
v.
35
Idioms
(birine/bir şeye) sıcak bakmak/yaklaşmak
look kindly upon (someone or something)
v.
36
Idioms
(birine/bir şeye) olumlu bakmak/yaklaşmak
look kindly upon (someone or something)
v.
37
Idioms
(birine/bir şeye) merhametli yaklaşmak
look kindly upon (someone or something)
v.
38
Idioms
(birine/bir şeye) iyi/yumuşak yaklaşmak
look kindly upon (someone or something)
v.
39
Idioms
(birine/bir şeye) nezaketle/kibarca yaklaşmak
look kindly upon (someone or something)
v.
40
Idioms
(birine/bir şeye) anlayışlı yaklaşmak/bakmak
look kindly on (someone or something)
v.
41
Idioms
(birine/bir şeye) onaylayıcı bir tavırla yaklaşmak/bakmak
look kindly on (someone or something)
v.
42
Idioms
(birine/bir şeye) memnuniyetle bakmak/yaklaşmak
look kindly on (someone or something)
v.
43
Idioms
(birine/bir şeye) hoşgörülü bakmak/yaklaşmak
look kindly on (someone or something)
v.
44
Idioms
(birine/bir şeye) hoşnut olarak yaklaşmak
look kindly on (someone or something)
v.
45
Idioms
(birine/bir şeye) sıcak bakmak/yaklaşmak
look kindly on (someone or something)
v.
46
Idioms
(birine/bir şeye) olumlu bakmak/yaklaşmak
look kindly on (someone or something)
v.
47
Idioms
(birine/bir şeye) merhametli yaklaşmak
look kindly on (someone or something)
v.
48
Idioms
(birine/bir şeye) iyi/yumuşak yaklaşmak
look kindly on (someone or something)
v.
49
Idioms
(birine/bir şeye) nezaketle/kibarca yaklaşmak
look kindly on (someone or something)
v.
50
Idioms
(birine/bir şeye) çok yaklaşmak
come within a hair of (someone or something)
v.
51
Idioms
birine/bir şeye çok yaklaşmak
come within an inch of someone or something
v.
52
Idioms
birine/bir şeye çok yaklaşmak
come within a hair of someone or something
v.
53
Idioms
birine/bir şeye çok yaklaşmak
come within a hair's breadth of someone or something
v.
54
Idioms
(birine/bir şeye) hüsnü zanla yaklaşmak
give (someone or something) the benefit of the doubt
v.
55
Idioms
(birine/bir şeye) çok yaklaşmak
run (someone or something) close
v.
56
Idioms
(birine/bir şeye) yaklaşmak
step right up to (someone or something)
v.
57
Idioms
(birine/bir şeye) ciddiyetle yaklaşmak
take (someone or something) seriously
v.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of birine/bir şeye yaklaşmak
×
Term Options
Übersetzung Vorschlagen / Korrigieren
Französisch Englisch Wörterbuch
Spanisch Englisch Wörterbuch
Deutsch Englisch Wörterbuch
Englisch Synonyme Wörterbuch
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy